Barış Manço & Kurtalan Ekspres
Hamburger
[1. Bölüm]
Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde
Kaf dağının ardında, uzak bir ülkede
Kozu paylaşmak için iki düşman kabile
Seçtiler iki civan, sürdüler beni dare

Biri aslan yürekli, mağrur kartal misali
Biri ürkek bakışlı anka kuşu sanki
Çektiler silahları çünkü ilahlar kurban ister
Töreler aşk dinlemez yalnız emreder

[2. Bölüm]
Hamburger, gençliğin sevgilisi
Hamburger, sevdanın yanık sesi
Hamburger, çift kaşarlı bir rüya
Hamburger, olmaz güzelin böylesi
Biraz soğan, biraz ketçap
Salata malata, hardal ketçap

Hamburger, bu aşk fizik ötesi
Hamburger, çıtır çıtır patates ile
Hamburger, dilinmiş turşu ile
Hamburger, batıya açılan pencere
Hamburger, pencereden uçtu tencere
Biraz soğan biraz ketçap
Salata malata hardal ketçap

[3. Bölüm]
Lahmacun, lahmacun
Dünyayı dolaş benzeri yoktur, edalı işveli lahmacun
Sen sofranı kur yemeyen toktur, şifalı cilveli lahmacun
Mis gibi tereyağ envai bahar, biberli, sumaklı lahmacun
Beş dakika pişir, tam orta karar, ceylan bakışlı lahmacun

Hamburger, yaşlı genç ayırt etmez
Hamburger, esmer sarışın fark etmez
Hamburger, güler yüzlü herkese
Hamburger, o da güler naz etme
Biraz soğan biraz ketçap
Salata malata hardal ketçap

[4. Bölüm]
Lahmacun, lahmacun
Dürüp dürüp sar, kenarını tutma, nazik salçalı lahmacun
Kuzu kulağıyla rokayı unutma, limonlu, ekşili lahmacun
"Yandım." dedikçe buz gibi ayran, şalgam suyu lahmacun
Bin derde deva, maydonuzuyla hamuru nakışlı lahmacun

[5. Bölüm]
Hamburger, batıya açılan pencere
Hamburger, pencereden uçtu tencere
Lahmacun, lahmacun
Kıyması bolca, soğanı da onca, neşelendikçe, kahroldukça

Hamburger, bu aşk fizik ötesi
Salçalı, koruklu, biberli olsa, sona kalan donup saçını da yolsa
Aslan yürekli burger, ceylan bakışlı lahmacun
Çelik bilekli burger, hamur nakışlı lahmacun
Gözümün nuru burger, ciğer parem ne der?
Lahburger, lahburger
Lahburger, lahburger

[6. Bölüm]
Bu öykü böyle gider, başı sonu bilinmez
Bilinen şeyler ise her zaman söylenmez

Rakı da bir, ayran da; içmesini bilene
Şap da bir, şekerde bir; "tokum" diyene
Şal da bir, çuha da bir; giymesini bilene
Güzel de bir, çirkin de; "sevdim" diyene

[Outro](x3)
Her yeni doğan bebek, yeni bir dünya demek
Aç gözünü, hoş geldin, lahburger bebek
Onlar erdi murada, kerevet bize kaldı
Bu yarışta bayrağı lahburger aldı