Kolera
Sen Nasıl Bir İnsansın
["Sen Nasıl Bir İnsansın" için şarkı sözleri]
[Giriş]
Yağdı yağmur, aktı sel; doğdu Eylül'ün kızı Esen
Günün sürpriz ismi, ehlen ve sehlen
Çok zaman kaybetti deve pireyle, ben de küçüktüm eskide
Göğe bakardım, gözlerim dönerdi maviye
Gergedanın ezik kalbim üzerinde koşturması
Aynı benin farklı elde yepyeni bir hâl alması
Uykudan evvel yolculanan günün hatırlanması
Derinden bir iç yanması (Ah, yandım)
[Verse 1]
Bana gelirsen kalbin elinde gel, kemiklerinden sıyrılıp da gel
Baharı bekle, akasyalarla gel
Çuvallamayız, korkma; bir omuz ikimize de yeter
Söyle bana daha önce hiç kimseciklere söylemediğin sözler (Söyle!)
Hayrımı isteyen şükür birkaç yaratılan da var
Hâlâ öldürdüğüm örümceğin üzerinde bedduası var
Hata yapmaktan korkan Kolo hata üzerine hata yapar
Sanki taşınırken düşer tabutum, ölüm çıkar (Hi)
Bir eksi daha yazıldı birden haneye
Gerek yok bahaneye, utanç için bul kusur şahaneye
Mum kendini lav zannetti; söndü, döndü laleye
Şükür rahmet düştü tane tane her bir daneye
İste sade, iste ayrı, yedi pınardan su toplarım
İste, eski medeniyetler gibi yerin dibine batarım
Ben gerçeğim onlar hayal, iste sana ispatlarım
Bir sevsen beni gönlümdeki derdi siler atarım
[Nakarat]
Aradan çok yıllar geçti, çok sular aktı; düştüm bu hâle
Eller heva, hevesine düşkün; konuştu hâlimi yedi mahalle
Herkes anladı, ne yazık ki anlatamıyorum derdimi yâre
Kalbim ellerden düştü, oldu ciğerde pare pare
Göründüm güçlü, düzeldim sandım ama hep bunalımdayım
Ne mümkün dengede durmak, fırtınadan bir uçurumdayım
Daha filmi anlatmadan ağlarsın, sen nasıl bir insansın?
Ben sen’le aşka düştüm, parçalandım tane tane
[Verse 2]
Kolo kayıp ülkenin prensesi, ondan duyulmaz sesi
Büyütmüş beni ölülerin üvey sevgisi
Fermanı verdim ve vuruldu cellâdın hain kellesi
Azarlandığım anlar ve insanların küflü sözleri (A-a-a-ah)
Bakar kör bi' hayat yaşadık hurma ağacı altında
Buka vuruldu, kahra ateş düştü bağrıma
Kötü niyetle sorulan bir sorusun, iyilik arama cevapta
Kendini öldüren bir akrebim ben yangın ortasında (Valla)
Altın suyuna batırdın, tekrar sattın eski hurdayı
Ben de sen kalana kadar soydum izbe dükkânı
Özledim sinirliyken gelip derdime sırnaşmanı
İnfilak eder gözlerime düşen intihar uçakları
Sonunda geldin, elinde tozlu yapma çiçeklerin
Eh teşekkür ederim, bana da birkaç dakikanı verdin
Sen çocukları korkutan o soğukkanlı cin prenstin
Ağlamak istedim, kırk dereceyle yandı gözlerim
[Nakarat]
Aradan çok yıllar geçti, çok sular aktı; düştüm bu hâle
Eller heva, hevesine düşkün; konuştu hâlimi yedi mahalle
Herkes anladı, ne yazık ki anlatamıyorum derdimi yâre
Kalbim ellerden düştü, oldu ciğerde pare pare
Göründüm güçlü, düzeldim sandım ama hep bunalımdayım
Ne mümkün dengede durmak, fırtınadan bir uçurumdayım
Daha filmi anlatmadan ağlarsın, sen nasıl bir insansın?
Ben sen'le aşka düştüm, parçalandım tane tane
[Çıkış]
(Lay-lay-lay-lay-lay-lay-lay)