Sagopa Kajmer
Bir Savaş, Bin Ölü
[Intro]
İhtiyar Heyeti, Silahsız Kuvvet
Bir Savaş, Bin Ölü
Yo!

[Verse: 1]
Ahtapotun kollarında boğulu kalan
Ecel terini ensesinde soğutan komutan
İnsana domdomu kalbinden çakan odurki: kalpazan
Acil sinyal ışığı yardım çağrısı

Rap'im arsa değdi çözüldü dilim
Sırat Köprüsü'nde boylu boyunca uzanan kilim misali salim
Barışı gölgede bırakan nükleerleri vurmakta
Ateş hattinda çelik yelek toprakta

Bedenin hakimi Allah'ta
Cephanelik ardina gizlenmiz askerin duasi
Gözü yaşla dolu anası arkada
Önünde gözü kanla dolu dostu, elinde gururu

[Nakarat]
Bir savaş bin ölü, kurumaz ki kan gölü
Rüzgar gülü doğu-batı barış körü
Şeytanın insan rolü, topraktan gelen özü
Katliamın yönü kan gölü
[Verse: 2]
Asırlar önce icad edilmiş
Adı konmuş alaşımlar
Ölüm makinesi haline gelmiş
Bomba, silah, kurşun yaradılmış görevi: ölüm

Ani gelir olur fani, bizler ki; cani
Verilen canı alırken düşünmez miyiz?
Zebani miyiz neyiz ki?
Güneşi karartan da biziz! Bak gökyüzüne!

Ufuklarda sonsuzluk
Orda bekler efendin ve takip eyler uzaklardan seni
Kanatlanıp uçsan neye yarar?
Gökyüzünde kara helikopter pusuda beklerken

Bedenin zihnin rahat edemez ki
Yeşermez ki barış çiçegi, kan ararken insan gülmez ki
Tebessüm edemez ki
Durum ciddi durum ciddi

[Nakarat]
Bir savaş bin ölü, kurumaz ki kan gölü
Rüzgar gülü doğu-batı barış körü
Şeytanın insan rolü, topraktan gelen özü
Katliamın yönü kan gölü