[1. Bölüm]
İndirime girmiş eşyalar kadar sezonluk, iklime bağlı
İndirgenmiş cezalar kadar suçlu
Bir o kadar güçlüyüm şimdi
Şimdi bu, dünse...
Aşk dedi bir gün birisi
Boş bulundum
Yine omzumdan burkuldum
Bakıştık, tanıştık
Yattık daha ilk gece
Namussuzluk ettik
Yetemedik
Ağladık, olmadı
Güne dönmeye çalıştık, olmadı
Gitti
Kara bir tren gibi sessizce terk ettik yine aynı garı
Mutluluk fonda kaldı
Karlı, meteorlu, korkulu bir dekor yarattık
Yok
Saat farkımız çok
Umduğumdan daha da çok, çok
Orası İstanbul'a uzak kaldı
Gerçi İstanbul da kozmopolit, depresif, yaşama sevinçli
Yorgun ve tarih sahibi
Ama yetmedi
Bur’da kalmasına yetmedi İstanbul
İstanbul ilk defa mağlup ayrıldı kendi sınırlarında, aşktan
Aşk şehri Paris'miş
Bir kez daha kanıtlandı
O ırak diyarlara çok büyükelçi
Tahlillere büyük cevher
Astığı astık, kestiği kestik, dediği dedik baskın kadın
Ayrılığa ağlardın, peki ne oldu?
Ben ırak diyarlara büyük idealist
Tahminlere büyük mücevher
Yandığı yandık, kestiği kestik, dediği dedik gurur adam
Ayrı kaldık, ayrılık aldık, ayrılık verdik
Apayrı iki insandık
Apaçık ortada kaldık
[Nakarat]
Evvel zaman içinde
Kalbur saman içinde
Yalan bir aşk yaşarmış Boğaziçi'nde
[2. Bölüm]
Ben hiçbir şeyi bilemez oldum
Aramak ister, arayamaz oldum
Aşktan ölür, midesi kazınır
Dilim ekmeğe özsuyunu kurutur oldum
O, belli ki verdiği kararın arkasında durmayı bilen
O, belki zorlanan ama iyi bilen
Ama neyi bilen?
Boşa seviştik, boşa savaştık, boşa kürek çektik
Yanıldık, yine yanıldık
"Çok"u bölüştük, "yok"a dönüştük
Ayrıldık daha ilk gece
Elimize ne geçti?
Mona Lisa’nın üzgün tarafı
Elimize ne geçti?
Mona Lisa'nın mutlu tarafı
Peki elimize ne geçti?
Ağlarken gülmeyi becerebilen bir palyaço maskesi
Peki elimize ne geçti?
Kırık dökük anılar
Van Gogh sarı çiçeklerini bize çizmemiş ki...
Elimize ne geçti?
Elimize sadece "yok" geçti
[Nakarat]
Evvel zaman içinde
Kalbur saman içinde
Yalan bir aşk yaşarmış Boğaziçi'nde
Öyle büyük ki ağrım
Horon tepseler ağlıyorum
İnan ki elimi, kolumu zincirledin
İnan ki sustuklarımı, sen izin vermedin diye
Boğazımda cümleledim
Artık telefon beklemiyorum
Artık telefon etmiyorum, çünkü biz artık olduk
Tabakta kaldık, günah olduk
Yazık olduk
Biz senle, biz senle iki ayrı olduk
Ben seni susacak kadar
Ben sana susayacak kadar
Ben seni, beni susturacak kadar sevdim
Öyle büyük ceza ki bu
İkimize iyiliğimiz için kestiğin
Artık Afrika'dakiler yaşar
Biz ölürüz
[Nakarat]
Evvel zaman içinde
Kalbur saman içinde
Yalan bir aşk yaşarmış Boğaziçi'nde
Evvel zaman içinde
Kalbur saman içinde
Yalan bir aşk yaşarmış Boğaziçi'nde