Erol Evgin
İstanbul Şehri
Bir köşesi gül gülistan
Doyum olmaz havasına
Bir köşesi darma duman
Kalp dayanmaz yarasına

Bir yanda bir eski yalı
Tarih sinmiş her taşına
Öte yanda bir dev yapı
Uymuş çağın akışına

Sefasıyla, cefasıyla, işvesiyle, edasıyla
Bin şehre bedeldir İstanbul şehri

Sefasıyla, cefasıyla, işvesiyle, edasıyla
Bin şehre bedeldir İstanbul şehri

Öyle bir şehir ki anlayamazsın
Güzelliğini anlatamazsın
Bir seher vakti kalkıp da eğer
Yola çıkmazsan tanıyamazsın, tanıyamazsın

Bir kıyısı uygarlığa
Işık tutmuş çağlar boyu
Bir kıyısı boydan boya
Cennet gibi Anadolu
Bir bakarsın bir yamaçta
Selvi boylu mezarlıklar
Bir bakarsın öte yanda
Yepyeni bir hayat başlar

Sefasıyla, cefasıyla, işvesiyle, edasıyla
Bin şehre bedeldir İstanbul şehri

Sefasıyla, cefasıyla, işvesiyle, edasıyla
Bin şehre bedeldir İstanbul şehri

Öyle bir şehir ki anlayamazsın
Güzelliğini anlatamazsın
Bir balıkçı kahvesine eğer
Yolun düşmezse tanıyamazsın, tanıyamazsın