[Bölüm 1: Ağaçkakan]
Kesinlikle hayır!
Gitmenin önemi yok
Kapımda gölgen kalmasın bu koridorun sonunda yol
Martı gibi tüneyip, okyanusta karanın özlemi
Bir tutam yağmur görmedim o yüzden yırttım ceketimi
Peki, gökkuşağında ev yapıp içinde tortular bırakmış çizgi romana biraz renk katıp
Ölmeye ne dersin beşincinin akşamında
Sabaha dirilirim eğer ki kahvaltımda kahve varsa
Kokunu çalan gökyüzü düşerse buluttan
Katranın iziyle paklanır mı kahverengi pagan
Griden intikam alan fahişe bir çingene
Pembe ojesi dökülür protestan çöplüğe
Bu gerçek kehanetin keskin tadı bitecek
Kasımda on iki varsa sivri gölge eğilecek
Bi' iğne gibi batarmış ruhuma topuklu ayakkabı
Bütün kentte yankılanır Yunanistan ağıtları

[Interlude]
Nenfoman çukur, girip çıkan düz sütun
Kleptoman kolun sağında durdu sol kolu
Düşündü anladı
Yarım bi mumda kaldı dengesiz silindi ayak izi
Saat tam 1:48

[Bölüm 2: Ağaçkakan]
Kasırganın koluna giren böcek yavrusu
Biraz koza, birazcık da nevizade korkusu
Parçalanmış ceset, koparılmış kafatası
Yine de bir kitap yazıp bağırıyor, "kusursuzum"
Sıradan bir günü başlat, adıysa pazartesi
Küllük dolduransa sigara değil, ekşi şarap sesi
Benim odam ispanya, yatağım kanada, bardağım İrlanda
Şimdi kapıyı kapatıp yalnız bırak haritamla
Iyi geceler
(iyi geceler, iyi geceler)