[Giriş]
Şehir uzaklaşırken
Ben kendime yaklaşıyorum
Yaklaşıyorum yaklaşıyorum yaklaşıyorum

[Nakarat]
Beni kanatsız bıraktın şehir
Düşüyorum tepesinden göklerin
Taa en dibine cehennemin
Bir elim tutar biri nasıl ben kaçtıkça yutar
Yutar beni şehir

[Verse]
Artık gitmek ve kalmak eşdeğerse seni uğurlamaya gelen kimse yok
İneceğin durakta bekleyen de
Bir babanın kızına sarılışı (yeah)
Bundan daha mucizevi değil nehrin ikiye yarılışı (asla)
Çoktan terk еttin doğduğun yeri
Doyduğun yeri
Ararken ait olduğun yеri
Kirli maabet şehir
Ne gariptir ki sana el sallayan tek kişi seni yalnız bırakan lanet şehir

[Nakarat]
Beni kanatsız bıraktın şehir
Düşüyorum tepesinden göklerin
Taa en dibine cehennemin
Bir elim tutar biri nasıl ben kaçtıkça yutar
Yutar beni şehir
[Verse 2]
Ey şehir sokakların ruhları daralttığı yersin
Herkesin ciğerlerini kararttığı yersin (kararttığı yersin)
Aslında kaçtığın bu şehir değil
Bu şehrin yarattığı sensin
Her şey bir ikilem
Artı yok çok eksi var
Ve herkes başrol
Tanrı yok kompleksi var
Ruhun sokaklarla kucaklaşırken (ah)
Işıklar gittikçe uzaklaşırken (ah)

[Köprü]
Tek ihtiyacım bir valiz ve sırt çantası
Yoksa kalmanın anlamı
İçindeki çocuk hep salıncakta sallanır
Karanlığı yırtarken otobüsün farları
Unutma yanında hiçkimse yokken derdini dinleyen bütün duvarları
Çiğnediğin kuralları
Annenin öğrettiği duaları

[Nakarat]
Beni kanatsız bıraktın şehir
Düşüyorum tepesinden göklerin
Taa en dibine cehennemin
Bir elim tutar biri nasıl ben kaçtıkça yutar
Yutar beni şehir
[Çıkış]
Lanet şehir
Aslında kaçtığın bu şehir değil
Bu şehrin yarattığı sensin
Lanet şehir
Aslında kaçtığın bu şehir değil
Bu şehrin yarattığı sensin
Lanet şehir
Aslında kaçtığın bu şehir değil
Bu şehrin yarattığı sensin
Lanet şehir
Aslında kaçtığın bu şehir değil
Bu şehrin yarattığı sensin